• BIST 8718.11
  • Altın 2246.928
  • Dolar 32.3334
  • Euro 35.1703
  • İstanbul 9 °C
  • Ankara 3 °C

Miracı Nebi

Abdullah Yadigar

Mirac; Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.)’in bir gece Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya,
oradan da göğe yükselerek Allah’ın huzuruna kabul edilmesi olayıdır.

Bu ulvi seyahat, mucizelerin en büyüğüdür. Mirac mucizesi Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflerde sarih
bir şekilde anlatılmıştır.

Kur’an-ı Kerimde: ‘’Kendisine âyetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed’i) bir
gece Mescid-i Haram’dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa’ya götüren Allah’ın şanı
yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir’’
buyurulur. (İsra Suresi-Ayet-1)

Mirac olayı hicretten bir yıl ya da on yedi ay önce Receb Ayının yirmi yedinci gecesi gerçekleşir.
Mirac’ın iki aşaması vardır.

Birinci aşamada Peygamberimiz (s.a.s.) Mescid-i Haram’dan Beytül-Makdis’e (Kudüs’e) götürülür.
Kur’an’da ifade edilen bu aşama gece yürüyüşü anlamında isra adını alır.

İkinci aşamayı ise Peygamberimiz (s.a.s.)’in Beyt’ül-Makdis’ten Allah’a yükselişi oluşturur. Mirac’ın
ikinci merhalesi, Mescid-i Aksa’dan başlayarak semanın tabakalarından geçip ilâhi huzura varmasıdır.
Bu safha da Kur’an-ı Kerimde şöyle anlatılır;

‘’O, en yüksek ufukta bulunuyorken (aslî sûretine girip) doğruldu. Sonra (ona) yaklaştı derken
sarkıp daha da yakın oldu. (Peygambere olan mesafesi) iki yay aralığı kadar yahut daha az oldu.
Böylece Allah kuluna vahy edeceğini vahyetti. Kalp, (gözün) gördüğünü yalanlamadı. (Şimdi siz)
gördüğü şey hakkında onunla tartışıyor musunuz? Andolsun ki o, Cebrail’i bir başka inişte daha (asli
suretiyle) görmüştü. Sidret’ül-Münteha’nın yanında. Me’vâ Cennet’i onun (Sidre’nin) yanındadır. O
zaman Sidre’yi kaplayan kaplamıştı. Göz (gördüğünden) şaşmadı ve (onu) aşmadı. Andolsun, o,
Rabbinin en büyük alametlerinden bir kısmını gördü.’’
(Necm Suresi Âyet-7-18)

Kudüs yer ile gökyüzünün birleştiği mekândır. İsra Suresinde ‘’Kendisine ayetlerimizden bir kısmını
gösterelim diye kulunu (Muhammed’i) bir gece Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya götüren
Allah’ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işitendir.’’

Bu ayette hem isra, hem mirac vardır. İsra; Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksaya bir gece
yürüyüşüdür. Bu yürüyüş Hz. Peygambere çok kısa bir sürede gerçekleştiriliyor.

Peygamberimizin Kudüs’e götürülmesi bir tesadüf değil, Rasulullah’a bir ikramdır. Zira bu sıralarda,
Hz. Hatice validemiz vefat ediyor, amcası vefat ediyor, Taifte taşlanıyor. Böyle bir sıkıntılı anında O’nu
mükâfatlandırmak için bu mucize gerçekleşiyor.

Peygamberimiz (s.a.s.) Kudüs’e ayak basınca tüm peygamberlere iki rekât namaz kıldırması tesadüf
değildir. Rasulullah’ın üzerine o gün Kudüs devrediliyor. Rasulullah’a teslim edilen emanet, bu
ümmete ait bir emanettir.

Peygamberimiz (s.a.s) bizi temsilen Cenab-ı Hakkın huzuruna çıktı. Başta insanlar olmak üzere bütün
varlıkların ibadet, kulluk, tesbih ve zikirlerini toplu olarak arz etti. Bu yönüyle Miraç halktan,
insanlardan, varlıklardan Hakka bir gidiştir.

Diğeri de Cenab-ı Hakkın biz kullarından istediklerini, emir ve yasaklarını Resul olarak getirmiştir.
İbadetlerin özü ve esası olan beş vakit namazı Miraç hediyesi olarak getirmesi gibi..

Peygamberimize (s.a.v.) Mirac’da üç şey verildi:

1- Beş vakit namaz verildi.

2- Bakara Suresinin son iki âyeti verildi.

3- Peygamberimizin (s.a.v.) ümmetinden olup da, Allah'a şerik koşmayanlardan mukhimat (büyük
günahlar) bağışlandı.

Nitekim bir hadisi şerifte şöyle ifade edilmiştir: “…Miraçta Hz. Peygamber (s.a.v.)’e şu üç şey verildi: 
Beş vakit namaz verildi, Bakara Suresinin son kısmı (Amenerresulü) verildi ve bu ümmetten Allah’a
şirk koşmadan ölen kimsenin günahlarının bağışlanacağı haberi.” (Müslim, İman, 279)

Mirac Mucizesi bizlere kulların ilâhi rızaya ulaştığı, insan idrakini zorlayan âli derecelere
ulaşabileceğini göstermekle birlikte, mana âleminde yükselerek ilâhi rahmet ve huzura erişmenin
öncelikle gönül-ruh temizliğinden, ahlâki erdemlere yükselişten, Allah’a bağlılık ve boyun eğmekten
geçtiğini hatırlatmaktadır.

Mirac Kandilinin İçinde bulunduğumuz musibetlerden kurtulmamıza ve tüm İslâm âlemine hayırlara
vesile olmasını, Cenabı Hak’tan niyaz ederim.

Bu yazı toplam 2581 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113