Geçen hafta, 2023 Vizyon belgesinin bir yıllık performansının değerlendirildiği bir dizi etkinliğe katıldık. Mevcut belge ile yapılmak istenenleri daha iyi anlamak için biraz gerilere giderek, o dönem verilen mücadeleyi hatırlamak gerekir.
Fetö; eğitimi, insan ve para kaynağı olarak yapılandırmak için ustaca kurgulamış, dershaneleriyle, paralel bir eğitim sistemi kurmuş, yurtlarıyla ve evleriyle hücre yapısını tamamlamıştı. Yurt dışına gönderilen yüksek lisans öğrencileriyle, yurtdışı teşkilatını güçlendirmiş, yayın pastasından aslan payını almış ve her dönem güç odaklarıyla iyi geçinerek devasa bir güce ulaşmıştı.
Ulus devlete kul yetiştirmek için toplum mühendisliğinin en önemli aygıtı haline dönüşmüş olan vesayetçi eğitim sistemine, bir de FETÖ belası eklenmişti. İki yapı güç birliği yapmış ve eğitimi kurtarılmış alan haline getirmişlerdi.
Bir taraftan vesayet sisteminin dokundurmadığı uygulamaların, diğer taraftan ihanet çetesinin tasfiyesine karar verildiği o zor dönemin başında yetkililerin, şöyle bir vizyon belgesi hazırlayarak yola çıktıklarını düşünün: Dershaneler kapatılacak, müfredat millileştirilecek, ders kitapları milletimizin değerlerini yansıtacak içerikte olacak, yurt dışına gönderilen yüksek lisans öğrencileri mülakatla seçilecek. Ortaokul ve liselerde başörtüsü serbest olacak, okullara mescit yapılacak, andımız kaldırılacak, resmi bayram kutlamaları ve çelenk sunumları sadeleştirilecek. 28 Şubat mağdurlarının tamamı mesleklerine döndürülerek her türlü hakları iade edilecek. İmam Hatip Ortaokulları açılacak, seçmeli dini dersler getirilecek, proje okul uygulaması ile ülkesine yabancılaşmış okullar yeniden
millete hizmet edecek. Bürokraside köhnemiş kadrolar ve teftiş sistemi değişecek. Eğitimde küçük
girişimcinin önü açılacak, yerli ve milli olanların da güçlü okul zincirleri olacak ve bu ülkeye hizmet
edecek insan yetiştirecek. Üniversitelere araştırma görevlisi alımında keyfiliğe son verilecek. Liselere
yerleştirmede TEOG sistemi kurulacak…
Bu mücadele kahramanca ve başarıyla verildi, eğitimdeki vesayet izleri büyük oranda temizlendi,
FETÖ tasfiye edildi. Fakat, TEOG sisteminden kaynaklanan küçük sıkıntıları, tamir etmek yerine
ülkemize özgü sil baştan metodu ile giderme yolu tercih edilince, bugün elimizde kutsal bir metinmiş
gibi duran vizyon belgeli dönem başlamış oldu.
Yukarıda yapılanlarıyla resmetmeye çalıştığım sanal vizyon belgesi ile birinci yılını dolduran şimdiki
vizyon belgesi hedefleri ve tercih edilen eğitim politikaları karşılaştırılınca, aradaki fark açıkça ortaya
çıkacaktır. Güçlü Yarınlar İçin Eğitim 2023 Vizyon Belgesi ve bir yıllık uygulama; bu belgenin bir
medeniyeti yeniden inşa etme, verilen mücadeleyi tamama erdirme, bir milleti yeniden ayağa
kaldırma ve çağın problemlerine meydan okuma belgesi değil, tam anlamıyla vesayeti yeniden inşa
etme, statükoya yeniden teslim olma belgesi olduğu açıkça görülecektir.
Bu kanıya çok erken vardığımı söyleyenlere; çiçekli böcekli, çok tatilli eğlenceli günlerin geçtiği, bu
mantıkla yeni müfredatın ve ders kitaplarının bir anda ortaya çıktğı günlerde tekrar görüşelim derim.
Kendi döneminden hemen önce, uçurumun kenarından dönmüş ülkenin hassasiyetlerini anlamak
istemeyen bir anlayışın neler yapabileceğini; kimlere şirin göründüğüne, sistemi kimlerle
kurguladığına bakmak yetecektir. Anadolu sermayesi diye bir derdi olmayanların, bizi
anlayabileceğine inanmıyorum.
Süslü laflara ve boş vaatlere kanarak, bu uygun adım yürüyüşe ayak uydurmayacağız. Yeniden emir
komutaya girmeyeceğiz. Küçük sermayenin, değerlerimize yabancı tekeller karşısında erimesine itiraz
edeceğiz. Kıyafet serbestliğimizi tartışmayacağız. Meslek Liselerimizin ve İmam Hatiplerimizin,
modülleriniz arasında erimesini izlemeyeceğiz. Ders kitaplarında, eski Türkiye’nin alışkanlıklarına
katlanmayacağız. Yetişmiş insan gücümüzün değersizleştirilmesine, çeşitli ayak oyunlarıyla, bir okul
müdürümüzün bile görevden uzaklaştırılmasına izin vermeyeceğiz.
Bu paradigma değişikliği hayra işaret değil, zaman aleyhimize işliyor. Bu vizyon belgesi; belgeye
yazıldığı halde ulaşılamayan hedefleri ve belgeye yazılmadığı halde hayata geçirilen uygulamaları ile
eğitim tarihimize, kayıp bir dönemin belgesi olarak geçecektir.
Talat YAVUZ
Memur Sen İstanbul İl Başkanı
yavuztlt@hotmail.com
www.twitter.com/talatyavuz29
www.facebook.com/yavuztlt
