Mücadelemiz Yeniden Büyük Türkiye için

Uzun yıllar, yaklaşık 6-7 yıl İstanbul Anadolu Yakası'nda çeşitli eğitim kurumlarında idarecilik yaptı. Eğitim Bir-Sen İstanbul 4'nolu şube başkanlığı görevini icra etti. Bölge insanı, Pendik, Kartal, Tuzla, Sultanbeylililer kendisini yakından tanıyor. Herkesin gönlünde taht kurmuş, bir gönül insanı. 

Eğitim Bir-Sen Genel Merkez Yönetiminde basından sorumlu yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. İlk kongrede Eğitim Ber-Sen Genel Başkanlığı'na seçildi. Çalışmalarıyla göz doldurdu ve güven verdi. Yine ilk kongrede Türkiye'nin en büyük memur sendikası Memur-Sen'in Genel Başkanlığı'na seçildi.

Ayağının tozuyla yaklaşık 5 milyon memur ve emeklisini ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmelerine Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanlığı yaptı. Son 10 yıldır memurlara en fazla artışın sağlandığı topu sözleşme oldu. Her kesimden memur önemli kazanımlar elde etti.

Sözünü ettiğimiz isim Memur-Sen'in genç genel başkanı Sn.Ali Yalçın. Mazur görsün, biz kendisine bizim Ali Yalçın diyoruz. Başarılarıyla gurur duyuyoruz.

Bu sayımızda kendisiyle bir söyleşi gerçekleştirdik. Sorularımızı içenlikle cevap verdi.

YENİDEN BÜYÜK TÜRKİYE VE ADİL BİR DÜNYA İÇİN MÜCADELEMİZ SÜRECEK

-Ali  Bey, sizi tanıyabilir miyiz?

-1975 yılında Tokat’ın Artova İlçesi Ahmetdanişment Köyü’nde doğdum. Ahmetdanişment Köyü İlkokulu, Artova YİBO, Tokat Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Makine Bölümü Talaşlı Üretim Öğretmenliğini bitirdim. Öğrencilik yıllarımda sosyal etkinliklere ve gençlik çalışmalarına büyük bir ilgi  duydum. Bu kapsamda, MGV Gazi Üniversitesi Öğrenci Başkanlığı ve MGV Üniversite Öğrenci Yurdu Müdürlüğü görevlerinde bulundum.

İlk görevime Şırnak İstiklal İlköğretim Okulu’nda başladım. Şırnak’ta öğretmenlik ve müdür yardımcılığı olmak üzere 5 yıl görev yaptım. Öğretmenlik mesleğime, İstanbul Sultanbeyli Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardımcılığı, Maltepe Fevzi Çakmak İlköğretim Okulu Müdür Vekilliği, Sancaktepe Halk Eğitim Merkezi Kurucu Müdürlüğü ve Pendik Ertuğrulgazi İlköğretim Okulu Müdürü görevleriyle devam ettim. Sivil toplum ve sendikal hayata, Memur-Sen İstanbul İl Sekreterliği göreviyle başladım.  Eğitim-Bir-Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanlığı, Eğitim Bir-Sen Genel Basın Yayın Sekreterliği görevlerinde bulundum. 21-22 Şubat 2015 tarihinde yapılan 5. Olağan Genel Kurul'da Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanlığına, 18-19 Nisan 2015 tarihinde yapılan 5. Olağan Genel Kurul da ise Memur-Sen Genel Başkanlığı'na seçildim. 2016-2017 yıllarını kapsayan  3. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanlığı yaptım.

MAKAMLARA DEĞİL DAVAMIZA ODAKLANDIK

-İstanbul Anadolu Yakası’nda, özellikle Pendik’te uzun yıllar görev yaptınız. Basamakları hızla çıkarak önce Eğitim Bir-Sen Genel Başkanlığı ve ardından Memur-Sen Başkanlığı. Bu hızlı yükselişi neye bağlıyorsunuz?

- İdealleri ve davası olanlar için makamlar amaç değil araçtır. Ben hiçbir zaman hangi makam olursa olsun  hedef olarak görmedim. Genelde insanlığa, mazlumlara, milletimize özelde hangi seviyede  olursa olsun yöneticisi olduğum kuruluşun üyelerine ve ailelerine hizmet etmeyi, onların dertlerine  çare bulmayı ilke haline getirdim. Sivil toplum ve sendikacılık hareketi içinde  disiplinli ve kararlı bir mücadele sürdürdüm. Başarımın alt yapısında emek, kararlılık, disiplin ve erdemli bir yolculuk var. Aynı disiplinli ve kararlı duruşumuzu 3. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde hayata geçirdik, masadan 213 kazanım ürettik.

 İSTANBUL VE PENDİK TECRÜBESİ BÜYÜK BİR AVANTAJ

- Biz sizi Pendik’li olarak biliyoruz. Kamuoyu da öyle biliyor. Pendik’in Ankara’ya gönderdiği bir değer olarak ifade ediyoruz. Başbakan Yardımcısı Sn.Yalçın Akdoğan, Milletvekilleri  Erol Kaya, Yılmaz Tunç, HSYK Üyesi Hayriye Şirin Ünsel ve diğerleri gibi.

-İstanbul imparatorluklara başkentli yapmış bir şehrimiz. Bugün de dünyanın önemli kültür, ekonomi, siyaset ve turizmde merkez şehirlerden birisi. Dolayısıyla İstanbul tecrübesi başlı başına önemli bir deneyim. Pendik’in kendine has özellikleriyle küresel şehir İstanbul deneyiminde önemli bir yeri var. İstanbul ve Pendik’ten yetişen bürokrat, siyaset adamı ve  sivil toplumcular ülkemize ve milletimize güzel hizmetler yapıyorlar. İnşallah küresel kurumların yöneticileri, başkanları da olurlar. İnsanlığa hizmet ederler.

 TECRÜBEYİ YIL SAYISI DEĞİL İSTİŞARE SAYISI BELİRLER

- Memur-Sen Genel Başkanlığınızda ilk toplu sözleşme görüşmesi gerçekleştirdiniz. “Ali Yalçın, henüz genç bir sendikacı, yeterli tecrübeye sahip değil.” diyenler oldu, bu konuda ne dersiniz?

- Tecrübe gün, hafta, yıl süresiyle ölçülmez. Kamu Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “genç başkan, acemi başkan” yaftası yapıştırmaya kalktı, ancak toplu sözleşmelerde kimin acemi kimin usta olduğu ortaya çıktı. 3. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde ekip ve takım ruhuyla yüzde 100 istişare ile süreci yönettik, usta olduklarını iddia edenler masaya yapışıp kaldılar.  Memur-Sen ailesi ise gerekçeleriyle birlikte hazırladığı kaliteli tekliflerin, masada A, B, C planlarının olmasının, tekliflerini müzakerelerde iyi anlatmasının karşılığını aldı. Kamu görevlilerinin tamamı için hayati öneme sahip kazanımlar üreterek tarihi bir başarının altına imza attık.

TARİHİ BAŞARIMIZDAN DOLAYI RAKİP KONFEDERASYONUN ÜYELERİ DE TEŞÜKKÜR EDİYOR

-Yaklaşık 5 milyon memur ve emeklisini ilgilendiren Toplu İş Sözleşmesi görüşmesinin sonucu sizleri ve üyelerinizi memnun etti mi?

-Toplu sözleşmelerin sonuncundan herkes memnun. Büyük Memur-Sen ailesi olarak, “kamu görevlilerini mutlu etmeyecek” hiçbir metnin altına imza atmayız dedik.  Genel toplu sözleşmede 43, hizmet kolu toplu sözleşmesinde elde edilen 170 kazanım kamu görevlilerinin tamamını mutlu ve memnun etti. Bu kazanımları tek tek sayarsak bu sayfalara sığmaz. Özetle, kazanımlarla kamu görevlileri ve emeklileri enflasyonu ezerek, enflasyon hedeflerinin üzerinde maaş zammı aldı. Maaşlar arasında adaletsizlikler azaltıldı, ödenmeyen fazla çalışmalarının karşılığı bundan sonra ödenecek. KESK ve Kamu Sen üyesi kamu görevlileri bile arayıp teşekkür ediyorlar, esnaflar, çiftçiler teşekkür ediyorlar. Türkiye kritik bir süreçten geçiyor. Bu kritik süreçte, 3. Dönem Toplu Sözleşmelerinin hem kamu görevlilerinin mutlu olacağı kazanımlarla tamamlanması  hem de uzlaşmayla bitmesi toplumu rahatlattı. Ayrıca, kamu görevlileri ve emeklileri küçük esnaftan alış veriş yaptığından dolayı, küçük esnafı ilave olarak memnun etti. Bu kazanımlar, kamu görevlileri ve emeklileri için ‘sosyal teşvik paketi’ olurken, küçük ve orta ölçekli esnaf için ‘cansuyu paketi’ olacak.

 GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN KOALİSYONLAR ÇÖZÜM DEĞİL

-Türkiye 7 Haziran’dan sonra 1 Kasım’da da seçim yaşayacak. Değerlendirmeniz nedir?

Memur-Sen ailesi olarak, istikrarı, büyümeyi, demokratikleşmeyi ve terörün bitirilmesini önemsiyoruz. Bu hedeflere ancak güçlü bir hükümetle ve siyasi istikrarla ulaşabiliriz. Türkiye’nin gelişmiş ülkelerle rekabet edebilmesi ve uluslar arası alanda söz sahibi olabilmesi için mutlaka toplumsal zemini güçlü bir hükümete ihtiyacı var. Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın liderliğini  ve başbakanlığını yaptığı 54. Hükümet hariç koalisyonlar dönemi siyasi tarihimizde olumlu izler bırakmamıştır. Bu nedenle, tek başına iktidar; güçlü bir iktidar, Türkiye’nin geleceği açısından önemli buluyoruz.

- Çalışmalarınız bölgemizden de özellikle Pendik, Kartal ve Tuzla’da da yakından takip ediliyor. Başarılarınızla gurur  duyuyoruz. Son olarak söylemek istediğiniz şeyler nelerdir?

-Huzurlu ve kalkınmış bir Türkiye diliyorum. Büyük bir toplumsal dayanışmaya ihtiyaç duyulduğu bir süreçten geçiyoruz. Büyük Memur-Sen ailesi olarak, YENİDEN BÜYÜK TÜRKİYE VE ADİL BİR DÜNYA için kararlı mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu süreçte, Memur-Sen ailesine verdiğiniz değerden dolayı teşekkür ederim. Yayınlarınızda başarılar dilerim.