• BIST 10208.65
  • Altın 2391.91
  • Dolar 32.3216
  • Euro 34.6843
  • İstanbul 16 °C
  • Ankara 17 °C

Kurtköy Anadolu Lisesi'nden AB Projesi

Kurtköy Anadolu Lisesi'nden AB Projesi
Kurtköy Anadolu Lisesi'nin AB Erasmus Projelerinden "Light Polution" (Işık Kirliği) yayınlandı.

IŞIK KİRLİLİĞİ
Işık kirliliği geçmişte kirlilik sınıfında yer almasa da gece güvenliğinin sağlanması görsel şovlar, fazla miktarda ışıklandırma nedeniyle günümüzde önemli bir kirlilik türüdür.
Işık kirliliği nedeniyle özellikle şehir merkezlerinde gece gökyüzüne baktığımızda çok az sayıda yıldız görünmektedir.

1-283.jpg2-025.png3-015.png

Işık kirliliği ışığın gereğinden fazla, ihtiyaç olmayan yerlerde, yanlış yönde kullanılmasına denilmektedir.
Pek çok ülkede bu kirliliğe karşı dernekler, birlikler ve ulusal komiteler kurulmuştur. Hedef; ışığın gerekli olduğu yerde kullanımı, iyi görme şartları ve gece güvenliğinin sağlanması, enerji tasarrufu ve gökyüzü karanlığının korunmasıdır. ABD'de 'Uluslararası Karanlık Gökyüzü Birliği'nin 68 ülkeden yaklaşık 3000 üyesi bulunur. Japonya'da "Yıldızlı Gökyüzünü Koruma Birliği" kurulmuştur. Türkiye'de 1998'de "Işık kirliliği Çalışma Grubu" faaliyete başlamıştır.
Ülkemizde de ışık kirliliği ciddi bir sorun oluşturmaktadır.
Türkiye’de 1.000 nüfus başına düşen ışık miktarı, 2013 yılında 57 birim iken 2019 yılında 92,5 seviyesine ulaştı. Diğer bir deyişle; Türkiye’de ışık kirliliği 6 yılda yüzde 62 arttı. Ülkemiz, ışık kirliliği değeriyle 218 ülke arasında 13’üncü sırada yer alıyor. Türkiye, 2013 yılında en kirli 22’nci ülke konumundaydı.
En kirli 10 ülke sırasıyla; Kanada, ABD, Rusya, Çin, Brezilya, Hindistan, Suudi Arabistan, İran, Avustralya ve Irak olarak listeleniyor.

4-007.png

Işık kirliliği haritası ile bir yerin geçmişte ve günümüzde ışık kirliliği düzeyi incelenebilmektedir. Türkiye’nin ışık kirliliğine haritadan bakıldığında son yıllarda önemli oranda ışık kirliliğinin arttığı görülmektedir.

IŞIK KİRLİLİĞİNİN NEDENLERİ
•    Güvenliği sağlama amacına yönelik olarak gereğinden fazla ışık kullanılması
•    Özellikle turistik alanlarda ve çeşitli ticari yerlerde yapılan ışık oyunları
•    Yaşam alanlarından dışarıya taşan ışıklar
•    Sokak, bahçe ve park gibi alanlarda hatalı aydınlatma çalışmasının yapılması

5-003.png

Işık kirliliğinin;
1.    Astronomiye,
2.    İnsan yaşamına,
3.    Göçmen kuşlara,
4.    Böceklere,
5.    Kaplumbağalara,
6.    Mercanlara,
7.    Balıklara,
8.    Kurbağalara,
9.    Bitkilere,
10.  Hava kirliliğine,
11.   Ekonomiye
etkisi bulunmaktadır.
1. Işık kirliliğinin astronomiye etkisi
Günümüzde fazla miktarda, ihtiyaç olmayan yerlerde, yanlış aydınlatma ekipmanları kullanılması nedeniyle artık şehir merkezlerinde gökyüzünde görebildiğimiz yıldız sayısı çok azalmıştır. Bu da astronomik gözlemleri zorlaştırmaktadır.
2003 de Amerika’da bir elektrik kesintisi öncesinde ve sırasında. 55 milyon insanı etkileyen büyük bir elektrik kesintisi öncesi ve sonrası gökyüzü görünümünün fotoğrafı durumu ortaya koymaktadır.

6.png

2. Işık Kirliliğinin İnsan Yaşamı Üzerindeki Etkisi 
İnsan yaşamı üzerindeki en önemli olumsuz etkisi ise Melatonin hormonunun ışıklı, ortamda salgılanmaması ya da azalmasıdır. Melatonin beyinde 23.00 ile 05.00 saatleri arasında salgılanan, hücreleri koruyucu etkisi olan bir hormondur. Hormonun temel görevi vücudun biyolojik ritmini ayarlamaktır. Geceleri aydınlık ortamlarda bulunan kişilerde melatonin salgısı azaldığından bu etki yıllar içerisinde hücrelerde kalıcı hasarlara neden olmaktadır. Özellikle kadınlarda meme, erkeklerde prostat kanserinin risk oranı artmaktadır
Yapılan araştırmalarda ayrıca stres, vücudun biyolojik saatinin bozulması, cilt kanserleri, ciltte meydana gelen renk değişiklikleri ve lekelerin artması, bağışıklık sisteminin zayıflaması, düşünce yeteneğinin zayıflaması ve göz hasarları, şeker, yüksek tansiyon gibi hastalıklarda önemli rol oynayabileceği saptanmıştır.
3. Işık Kirliliğinin Doğal Yaşam Üzerindeki Etkisi 
Canlı yaşamını tehdit eden en önemli unsur ekolojik dengenin bozulması, buna bağlı olarak da canlı popülasyonlarında değişiklik ve bazı canlı türlerinin neslinin tükenmesine yol açabilmesidir.
Gece avlanan hayvanlar ışık kirliliği nedeniyle avlanmakta zorlanmakta, bazı canlılar yön bulmakta zorlanmaktadır.

7.png

Göçmen Kuşlar: Işık kirliliği göçmen kuşlar için önemli bir tehdittir. Geceleri şehir ışıklarının cazibesine kapılıp yollarını kaybedebilmektedirler. Geceleri gökyüzündeki ışık fazlalığı, kuşların gece gündüz algılama mekanizmalarını etkileyebilmekte ve bunun sonucu olarak davranışlarını bozabilmektedir. Bu şekilde meydana gelen kuş ölümleri hiç azımsanamayacak kadar fazladır. Bu durum ekolojik denge açısından uzun vadede oldukça geniş çaplı bir tahribat oluşmasına yol açacaktır. her yıl milyonlarca kuş aydınlatılmış binalara çarparak ölüyor. Ölümcül Işık Farkındalığı Programı (FLAP), her yıl halkın bilincini artırmak için bu ışık kirliliği kurbanlarını sergiliyor.

8.png

Böcekler: Bazı böcek türleri ışığa karşı duyarlı iken, bazı böcekler ise yaşamları için mutlak fazla ışığa ihtiyaç duyarlar. Tarlalarda, ormanlarda, göllerde yapılan aydınlatmalar böcek popülasyonlarını artırmakta ya da duyarlı olan türlerin yok olmasına neden olmaktadır. 
Kaplumbağalar: Deniz kaplumbağalarının da ışık kirliliğinden olumsuz etkilendikleri bilinen bir gerçektir. Sahilde yumurtalarından çıkan minik kaplumbağalar, geceleri kara ile deniz arasındaki aydınlık farkından faydalanarak, denize ulaşmaktadır. Sahile yakın yerleşim yerlerindeki kuvvetli aydınlatma, kaplumbağaları deniz yerine tam tersi yöne yönlendirmekte ve ölümlerine sebep olmaktadır.

9.png

Mercanlar: Avustralya'da yapılan bir araştırmaya göre mercanlar, üzerlerine düşen aşırı ışık yüzünden kendilerine renklerini veren mikroskobik bitkileri reddetmekte, beyazlaşmakta ve strese girmektedirler.
Balıklar: Balık türlerinin ışığa verdikleri tepki ışığın şiddetine, balığın cinsine göre değişiklik göstermektedir. Fazla ışıkta tutulan balıklarda aktivite çok yükselmekte ve bu yükselen aktiviteye bağlı olarak da balık aldığı enerjinin bir kısmını büyüme yerine aktivitede kullanmaktadır. Ayrıca fazla ışık özellikle alabalıklarda yumurtlama dönemini değiştirmekte ve yumurta kalitesini bozmaktadır
Kurbağalar: Yapılan araştırmalara göre ışıklandırılmış spor sahalarının etrafında yaşayan kurbağaların çiftleşme dönemini yaşamadıkları ve bu durumunda popülasyonlarının azalmasına sebep olduğu gözlemlenmiştir.

10.png

Bitkiler: Sürekli gece aydınlatmaları bazı bitki türlerinde dinlenme dönemine girememe, erken yaprak ve çiçek oluşumu gibi etkilerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bazı ağaç türleri sonbahar renklerini oluşturmada başarısız kalmaktadır
Örneğin, İran'da yapılan bir araştırmaya göre, doğal olarak yaprak döken ağaçlar sonbaharın başlangıcıyla yapraklarının renklerini değiştirerek kışın yapraklarını dökmeye hazırlamaktadır. Ancak yapay ışıkların etkisiyle bu ağaçlarda ritim bozukluğu gözlenmiştir. Bu ışıkların etkisiyle ağaçların yapraklarını dökme zamanı uzamış ve kışın yağan kar taneleri özellikle geniş yapraklı ağaçların dallarının kırılmasına sebep olunmuştur.

11-001.png

Işık Kirliliğinin Hava Kirliliği Üzerindeki Etkisi 
Colorado Üniversitesi ve National Oceanicand Atmospheric Administration (NOAA) tarafından yapılan bir araştırmaya göre, geceleri kentlerde fazla ışık hava kirliliğine neden olabilir. Araçların egzozlarından ve diğer kirletici kaynaklardan çıkan kimyasal gazlar, gece saatlerinde Oksit Nitrojenin bir türü olan Radikal- Nitrat reaksiyonu aracı ile ozon,  diğer kirleticilere dönüşmesi engelleniyor. Bu etki atmosferin yüksek tabakasında daha fazladır. Bu sebepten dolayı ışığın gökyüzüne yansıması ve atmosferin üst tabakalarında ışık emisyonunun azaltılması önemli ölçüde bu etkiyi azaltabilir. Güneş ışığı, Radikal Nitratın yok olmasına neden olmaktadır. Bu sebeple, bu reaksiyon gece boyunca gerçekleşmektedir. Los Angeles şehrinde yapılan bir araştırmaya göre gece boyunca kente yayılan ışık, güneşten on bin kat daha aşağıda olmasına rağmen havanın temizlenme oranını %7 azalmakta ve  hava kirliliği %5 oranında artmaktadır.


Işık Kirliliğinin Ekonomiye Etkisi
Işık, üretilirken kömür, petrol ve su gibi doğal kaynaklar kullanıldığı için boşa giden ışık doğal kaynakları da boşa harcamak demektir. Bu ışık enerjisi üretilirken çevre kirliliği de oluşmaktadır.
Uluslararası Karanlık Gökyüzü Birliği’nin yaptığı bir araştırmaya göre, yanlış aydınlatma uygulamaları maliyetinin yılda ABD’de 2-4,5 milyar dolar, İngiltere’de yılda 53 milyon sterlin olduğunu bildirmektedir.

IŞIK KİRLİLİĞİ NASIL ÖLÇÜLÜR
Sky Quality Meter (SQM) yani Gökyüzü Kalite Ölçme sistemi astronomların gökyüzü parlaklığını ölçmek için kullandığı, değerlerinin uluslararası geçerliliğe sahip olduğu bir sistemdir. Buna göre bir şehir ve bölgede ölçülen ışık değeri SQM değerleriyle karşılaştırılarak o bölgenin ne kadar ışık kirliliğine sahip olduğu ortaya çıkarılıyor. 
 SQM cihazı ile gökyüzü parlaklığını ölçmek, aslında ölçülen yerdeki ışık kirliliği düzeyini kadir/açısaniye2 birimiyle belirlemek anlamına gelmektedir. Cihazın kullanımı oldukça basittir. Kanada’da üretilen Unihedron adlı bir markadır. Bu cihaz ile birlikte alınan bir yazılım bilgisayara kurularak cihaz hemen çalışır hale getirilebilmektedir. Yazılım ve cihaz iletişimi kurulduktan sonra cihaz bulutsuz, ay ışığı olmayan –özellikle yeni ay evresinde ölçüm yapılmalıdır- gökyüzüne 90 derece dik (baş ucu, zenit) olarak tutulur ve bilgisayarda kurulmuş olan yazılım, foton toplamak üzere start tuşu ile başlatılır. Cihaz standart bir sürede SQM cihazındaki optik gözden içine giren fotonları sayarak bir değer gösterir ki bu değer bize ilgili noktaya veya istasyona ait ışık kirliliği düzeyi hakkında bilgi verir.

12.png

SQM 21.99 > Mükemmel (ideal) gökyüzü
        SQM 21.89/21.99 Karanlık gökyüzü
        SQM 21.69/21.89 Kırsal alanlar
        SQM 21.25/21.69 Kırsal alan sınırları
        SQM 20.49/21.25 Kenar mahalle sınırları
        SQM 19.50/20.49 Kenar mahalle gökyüzü
        SQM 18.38/19.50 Parlak banliyö gökyüzü ve dolunay
        SQM < 18.38 Şehir/Şehir merkezi

ÖNLEMLER
Teknik önlemler: Bina dış cephe malzemeleri gece ve gündüz ışığı yansıtmayan malzemelerden seçilmeli. Aydınlatmalarda her tarafa ışık saçan küresel lambalar yerine, hedef alanı aydınlatan, gökyüzüne ışık göndermeyen armatürler kullanılmalı. Güvenlik amacıyla aşırı aydınlatma yerine hareket sensörlü sistem kullanılmalıdır. Reklam aydınlatmaları yukarıdan aşağıya doğru olmalı, vitrin ışıkları gece yarısından sonra otomatik kapanmalıdır. Sodyum buharlı lambalar enerji verimliliği ve sarı ışığından dolayı tercih edilmelidir.

13.png

Planlama önlemleri: Yeni şehir alanları kurulmadan alınacak önlemlerdir. Aydınlatmanın verimli, sağlıklı ve çevreye rahatsızlık vermeyecek şekilde planlanması gerekir. Uluslararası standartlar ve öneriler takip edilmelidir
Eğitim önlemleri: Okullarda öğrencilerin ve medya yoluyla halkın konu hakkında bilinçlendirilmesi gerekir.
Yasal önlemler: Dış aydınlatma yönetmeliği hazırlanmalıdır. Yönetmelik, dış aydınlatmada; lambaların, fotometrik ve teknik özelliklerini, konumu ve tesisat durumunu belirlemelidir. Rasathaneler ve doğal alanlar yasa ile ışık kirliliğinden korunmalıdır.
Biyolojik önlemler: Yansımanın fazla olduğu su kenarları ve yol çevrelerine bitki dikimi yapılarak önleme alınabilir. Şehir içi yollarda orta refüj ağaçlandırılarak ışık kirliliği ve far parlamaları azaltılmalıdır.

 

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113