Mayıs ayı sendikalar için karne ayıdır, bu ayda üye sayımı yapılır ve bir yıl boyunca yetkili sendika belirlenir. Sendikalar için bu yıl hareketli bir yıl oldu. İlginç isimli, acayip söylemleri olan yeni sendikalar kuruldu. Sonuçta bu yıl da gelenek değişmedi ve Memur Sen’e bağlı sendikalar yetkilerini daha da güçlendirerek büyümeye devam etti.
Sendikalar, son toplu sözleşmede bir Memur Sen kazanımı olarak imza altına aldığımız, “toplu sözleşme ikramiyesi” sayesinde yeni üyelerin kapısını kolayca çaldılar. Hem yeni üye yaptılar hem de toplu sözleşme kazanımlarımızı değersizleştirmeye çalıştılar. Teşekkür edeceklerine emeğimize saygısızlık ettiler.
Dürüst davranmayarak, toplu sözleşmeden sonra dünyada ve dolayısıyla ülkemizde yaşanan olağanüstü ekonomik gelişmeleri, aylar öncesinin şartlarıyla kıyaslayarak, hoyratça kullanmaya kalkıştılar. Bütün bu fırsatçılıklarına rağmen üye sayıları bir gerçeği gösteriyor ki Memur Sen, emekli ve çalışan bütün memurlara, hatta dolaylı olarak bütün sendikalara bile kazandırmaya devam ediyor.
Bu aşamada bir değerlendirme yaparak, dünyada sendikal standartlar açısından normal olmayan bu ortama bir çekidüzen vermek gerektiğini belirtelim. Yetkili sendika ile beraber yetkisiz iki sendikanın da toplu sözleşme masasına oturduğu; hizmet kolundaki çalışanların yüzde birini bile üye yapamayan, merdiven altı yapıların, yetkili sendika gibi muamele gördüğü bir düzen ne sürdürülebilirdir ne de hakkaniyete uygundur.
Ülkemizde memur sendikacılığı yasal boşluklardan kaynaklı zorluklar, bir türlü kurtulamadığımız apoletli sendikal yaklaşımlar ile tutarsız, iftiracı ve menfaatçi internet haberciliği tehdidi ile karşı karşıyadır. İşçi sendikacılığındaki “dayanışma aidatı” uygulaması ve “yüzde bir barajı” memur sendikacılığına da acilen getirilmeli, yasal altyapısı oluşturulmalıdır.
Memur Sen’e ve bağlı sendikalara suni gündemlerle her türlü saldırıyı yapan sözde haber siteleri, daha önce yetkili olan sendikalar ve o döneme ait kazanımları (sıfır kazanım) ile bugünü neden kıyaslamazlar? Seçim süreçlerinde iradesi katledilen üyelerin, seçim salonuna gidemeyen, saldırıya uğrayan adayların haber değeri yok mudur?
Meclis gündemindeki internet haberciliği ve sosyal medya düzenlemesi ile habercilik adına yapılan haysiyet cellatlığının sona ermesi, bizim için yıllardır beklediğimiz bir düzenleme olacaktır. Umarım bu sefer kurumsal sorumluluk taşımanın, eleştiri adına her türlü saldırıya açık hale dönüşmediği bir hukuk düzeni kurulacaktır.
Bütün bu olumsuzluklara rağmen Memur Sen üretmeye ve büyümeye devam ediyor. Yapılan karalama kampanyalarını, Memur Sen ve bağlı sendikalar üzerinden gündemde kalma çabası olarak görüyoruz.
İçinde bulunduğumuz her türlü zorluğa rağmen, 3600 ek gösterge ve temmuz zamları için biz çaba sarf ediyoruz, insanlar bizi arıyor. Çünkü umut biziz ve bu yüzden büyümeye devam ediyoruz. Emek veren on binlerce sendika yöneticimize ve bütün üyelerimize teşekkür ediyoruz.
