Evliya Çelebi'nin İzinde Tuzla Rumeli Kültür Merkezi'nde

Programa Tuzla Milli Eğitim Müdürü Metin Çangır ve çok sayıda davetli katıldı.

Tuzla Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Cihan BİNGÖL, sergi açılışında yaptığı konuşmada; 
"Tuzla Halk Eğitimi Merkezi ve Bostancı Halk Eğitimi Merkezi olarak Evliya Çelebi İzinde Projesinin ilk rotası kapsamında (Trakya ve Balkanlar Rotası) Edirne Deveci Han’da ilk sergimizi açmıştık. İkinci sergimizi Rami Kütüphanesinde açtık. Her iki sergide de büyük bir beğeni kazandık. Yaptığımız işin ne kadar değerli ve özel olduğunu ziyarete gelen misafirlerimizden duyduk. Mutlu olduk. Şimdi de Tuzla Rumeli Kültür Merkezinde üçüncü sergimizi açıyoruz. Umuyorum ki beğenirsiniz. Bizler iki halk eğitim merkezi olarak 1600-1700 yıllarında yaşayan büyük bir gezgincimizin ve edebiyatçımızın o yıllarda gezdiği gördüğü yerleri Seyahatnamede tasvirleriyle resmetmeye çalıştık. Kursiyerlerimiz ve öğretmenlerimiz çalıştıkları rotalarının seyahatnamedeki bölümlerini okudular. Değerlendirdiler. Sonra bu tasvirleri modern bir düşünce ve gözle resme çevirdiler. Bu yönüyle proje hem bilimsel bir araştırmaya hizmet etti hem de yaratıcı bir sanatla buluşturuldu. Kursiyerlerimiz ve öğretmenlerimiz ilk önce seyahatnameyi okudurlar, okuduklarından yola çıkarak çizdiler. 

Evliya Çelebi'nin düşünceleri ise çok farklıydı. Daha küçük yaşlarından itibaren içinde müthiş gezi arzusu vardı. Yeni yerler görmek, yeni insanlar tanımak istiyordu. Bu yüzden sarayda fazla kalamadı. Kendisinin anlattığına göre bir rüya üzerine meşhur gezilerine başladı. Muharrem ayının Aşure Gecesi (19 Ağustos 1630)[19] gördüğü rüya şöyledir: Rüyasında İstanbul'da Yemiş İskelesi civarında Ahi Çelebi Camii'ndedir. Orada muazzam bir cemaat vardır. Dikkat eder, Hz. Muhammed'i (s.a.v) baş tarafta görür. Dört sadık halifesi ve diğer ashabı da hep oradadır. Hz. Muhammed'in yanına gidip ondan şefaat dilemek arzusundadır. Ama bir türlü cesaret edip de gidemez. En sonunda bir cesaretle gidip "Şefaat ya Resulullah" diyeceğine, "Seyahat ya Resulullah" der. Böylece, 70 yaşına kadar sürecek ve çeşitli tehlike, sıkıntı ve hadiseler geçirmesine rağmen vazgeçmeyeceği seyahati başlar.

Kısaca bu proje kapsamında, 17. yüzyılda yaşamış olan bir seyyahın (Evliya Çelebi) hayatını ve gezdiği gördüklerini 6 ana rota ile ifade etmeye çalıştık. Öğretmen ve kursiyerlerimizle birlikte modern çelebiler olarak Evliya Çelebi’nin gözü olmaya çalıştık. " ifadesini kullandı.

Kadıköy Bostancı Halk Eğitimi Merkezi Müdiresi Hülya NARSAP:
Biz iki farklı kurum ortak bir çalışma yapıyoruz bu çok önemli ve kolay bir şey değil. Örnek bir çalışma aslında. Milli ve Kültürel bir değerimizi ele alıyor ve onu tanıtıyoruz, yeniden gündeme gelmesini sağlıyoruz. Evliya Çelebi çoğunlukla Osmanlı coğrafyasının hüküm sürdüğü toprakları gezmiştir. 395 yıl önce yaşanmış coğrafyaları, kültürleri bu sayede öğreniyoruz. Evliya Çelebi çoğunlukla Osmanlı coğrafyasının hüküm sürdüğü toprakları gezmiştir. Kursiyerlerimizin resim kurslarında kazandıkları becerileri anlamlı bir projeye dönüştürerek okuma- araştırma becerileri ile birlikte kendilerini ifade edebilme, yaptıkları bu özel çalışmaları çevreleri ile paylaşmalarına olanak sağlıyoruz.  Böylesine büyük 10 ciltlik bir eserde yer alan ayrıntıları bir sergi ile anlatmamız mümkün değildi o nedenle projemizi 6 rotaya ayırdık ve tek tek ele alacağız. İlk rotamızda bizlerle olduğunuz için çok teşekkür ediyoruz.

Ben tren proje çalışmaları sürecinde uzun yıllar Kadıköy’de birlikte çalıştığımız ve bu projede de birlikte yer almaktan memnuniyet duyduğum Tuzla Halk Eğitimi Merkezi Cihan Bingöl’e çok değerli ekibine projede yer alan resim öğretmenlerimiz Emirhan Özyiğit, Sevilay Ayhan’a projenin her safhasında katkı sunan tüm değerli öğretmenlerime proje ekibine, en büyük emeğin sahibi bu güzel eserlerin hayata geçirilmesinde büyük emekleri olan kursiyerlerimize yürekten teşekkür ediyorum.