• BIST 10643.58
  • Altın 2504.005
  • Dolar 32.1989
  • Euro 34.8984
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 13 °C

Egitimde 3t modeli

Egitimde 3t modeli
Eğitimci yazar Selçuk Tütak, üzerinde çalıştığı ''Eğitimde 3T Kuralı'' adıyla yeni bir sistemi kamuoyuna duyurdu.

EĞİTİMDE 3T MODELİ 
Sistem hakkında konuşan Selçuk Tütak, akademisyenlerden bu kuralın geliştirilmesini ve üniversitelerde okutulmasını istedi. Tütak'ın açıklamaları özet olarak; 
Eğitim öğretim hayatım boyunca en çok dikkatimi çeken ve eğitimde olmazsa olmaz üç ana kavram üzerinde çalışmalar yaptım. Bu üç ana kavram adeta eğitimin özünü teşkil ediyor. Bu kavramlar: 
1. Tevcih 
2. Teşvik 
3. Tenbih'tir. 
Kısaca: 
Tevcih; fikirleri, zihinleri, yetenek ve kabiliyetleri hakiki vazifesine yönlendirmektir. 
Teşvik; İsteklendirmek, özendirmek, olumlu davranışları pekiştirmek anlamları taşır. 
Tenbih ise uyarma ikaz etme, diri tutma, gaflet ve ülfet perdesini kaldırmak için yapılan uyarmalardan oluşuyor. 
Eğitimde bu üç kelime uygulanırsa başarıların ardı arkası kesilmeyecektir. 
Şimdi bu kelimeler üzerinde ayrı ayrı duralım. 
1. Tevcih Etmek: 
İki kısımdır.Birinci kısım tamamen dünya hayatına ve kişisel başarıya yöneliktir. Burada ana hedef öğrencileri çocukluktan itibaren kabiliyet ve yeteneklerini keşfedip ilgili olduğu mesleğe yönlendirmektir. Bu yön ikinci cihet olmadan nakıs kalır. Tek kanatlı bir kuşun çırpınışları gibi anlamsız kalabilir.Örneğin sadece mesleğe yönlendiren ve başarı odaklı bir eğitimin topluma zararı da dokunabilir. Yani doktor yetiştirelim fakat vicdanlı doktor olsun, öğretmen yetiştirelim fakat vizyon sahibi olsun, mühendis yetiştirelim fakat insan hayatına saygı duysun...vs vs... 
Meslek seçimi insanın geleceğini şekillendiren önemli bir süreçtir. Seçilen mesleğin fıtrata uygun olması, doyum vermesi ve mutlu bir çalışma hayatı yaşanması açısından ehemmiyetlidir. İlerde kendini gerçekleştirme sürecinin yaşanabilmesi için bu karar süreç sıkı bir sisteme oturtulmalıdır. Tam kapasiteli çalışmak ve verim gücünün maksimum seviyede olması için meslekle beden adeta eşleşmelidir. Bütün bireyler meslek seçiminde özgür olmalıdır ancak başıboş bırakılmamalıdır. Öğretmenler ve aile bu konuda rehberlik vazifesini maddi getirisine göre değil çocuğun ilgi yetenek ve kabiliyetlerine göre yapmalıdır. Bu kabiliyetleri de uygun yöne tevcih etmek yine öğretmenlerin vazifesidir. Bu konuda öğretmen ve veliler Enderun mekteplerinin kapısında ''Burada hiçbir balık uçmaya, hiçbir kuş da yüzmeye zorlanmaz'' manidar ve veciz ifadesini rehber ittihaz etmelidirler. 
İkinci kısım ise bütün kabiliyet ve istidatları yaratılış gayesine uygun bir şekilde, başta kendisine sonra da bütün topluma nafi birer ilaç hükmüne getirmek için yönlendirmektir. Yol göstermektir. 
İnsan mayasındaki şiddetli merak, dehşetli hırs ve ısrarlı talep gibi hisler birer ayna gibidir. Birer ayna hükmündeki bu hisleri zulmete çevirsek karanlık bir gelecek bizi bekler. Kararan ayna etrafına karanlık saçar. Eğer bu hislerin yönünü iyiye, güzele yani güneş ışığına tevcih edersek hem aydınlanırız hem de çevremizi aydınlatma kapasitesine sahip oluruz. Gelecek nesillerin mutluluğu ülkemizin refah ve huzuru bu ikinci kısım yönlendirmeye bağlıdır. 

2. Teşvik Etmek: 
Yetenek ve kabiliyetler saptandıktan ve ilgili mesleğe tevcih edildikten sonra artık bu yolda sebat etmeli ve işinin uzmanı olmak için çaba sarf edilmelidir. Burada isteklendirmek ve mesleğin olumlu yönlerini sevdirmek amacıyla pekiştireçler sıkça kullanılmalıdır. Buna günümüzde motive etmek de diyebiliriz. 
Hem iç hem de dış pekiştireçler verilerek motivasyon sağlanmalı, böylece teşvik edilen birey huzurlu bir ortamda sağlıklı bir psikoloji ile bütün kabiliyet ve yeteneklerinin terakkisine yol bulacaktır. 

3. Tenbih Etmek: 
Eğitim sürecinde bireyleri belirli bir amaç doğrusunda; istendik hedef davranışların kazanılması ve bu yolda ilerleme kaydedebilmek için uyanık tutmak gerekir. Vizyon sahibi bir nesil yetiştirmek için bu süreç çok önemlidir. Bireyleri sürekli diri tutmanın yolları çeşitlilik arz etse bile bunu iki ana başlıkta toplamak mümkündür. Biri menfi biri diğeri müspettir. 
Menfi kısımda uyarı, ceza ve ikaz gibi yaptırımlar vardır ki zorunlu olmadıkça kullanılmaz ve uygulanmamalıdır. 
Müspet kısmında ise amaç ve hedef belirlemek ve benimseterek isteklendirme aşamasına devam edilme sürecidir. 
Sonuç olarak eğitimde önce bireyleri tüm yönleriyle tanımalı ve buna uygun bir şekilde yönlendirmeliyiz yani tevcih etmeliyiz. 
Yönlendirme işleminden sonra teşvik etmeli, sağlam bir duruş ve istikamet kazandırmalıyız. 
Ülfet peyda olmaması, sürekli uyanık, diri ve vizyon sahibi olması için de tenbih şarttır. 
Selçuk TÜTAK 
Eğitimci Yazar

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113