• BIST 10058.63
  • Altın 3038.428
  • Dolar 34.8698
  • Euro 36.7145
  • İstanbul 5 °C
  • Ankara 0 °C

Bir Yıldız Daha Kaydı

Abdullah Yadigar

  Geçtiğimiz hafta 27 Şubat pazar günü 54.Hükümetin Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın Hakkın rahmetine kavuşmasının ardından, 05 Mart 2011 günü’de Tahir büyük Körükçü Hoca 86 yaşında Konya da Rahmeti Rahmana kavuştu.

      Konya’mızın manevi mimarlarından olan Tahir büyük Körükçü Hoca âlim, fâzıl bir kişi idi. Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocanın yakın dostlarından biriydi.

      Peygamber Efendimiz(s.a.v.): “Mevtül âlimi kemevtül âlem = Âlimin ölümü âlemin ölümü gibidir.” buyuruyor.

      Âlimler, içinde yaşadığı toplumlar için ışık kaynağıdırlar. Âlimleri olmayan toplumlar, karanlıkta kalan insanlar gibidir. Toplumları ayakta tutan, iman ve ilimdir. İlimleri ayakta tutan ise âlimlerdir. Âlimler, toplumların temel direkleridir. Tahir büyük Körükçü Hoca gibi değerler, toplumda az yetişen cevherlerdi. Gün geçtikçe Âlim’e, önder insan’a ihtiyaç artıyor.

      Kur’an-ı Kerimde; ‘’İnsanlardan, (yeryüzünde) hareket eden (diğer) canlılardan ve hayvanlardan yine böyle çeşitli renklerde olanlar vardır. Allah’a karşı ancak; Kulları içinden âlim olanlar derin saygı duyarlar. Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.’’(Fâtır S. Ayet -28) Buyurulur.

        Peygamber Efendimiz(s.a.v.); "Göklerde ve yerde bulunanlar, hatta suyun içindeki balıklar bile âlim kişiye Allah'tan mağfiret diler. Âlimin Abide karşı üstünlüğü, ayın diğer yıldızlara olan üstünlüğü gibidir. Şüphesiz ki âlimler, peygamberlerin varisleridirler. Peygamberler altın ve gümüşü miras bırakmazlar, sadece ilmi miras bırakırlar. O mirası alan kimse bol nasip ve kısmet almış olur." buyuruyor. [Ebu Davud, Tirmizi, İbn Mace]

      Konya'nın meşhur hocalarından Hacı Veyiszade'den hadis ilmini öğrenen Büyükkörükçü, dönemin hafızlık merkezi olan Bulgur Tekkesinde hafızlık çalışmalarına devam etti, fırsat buldukça da Hacı Haki Efendiden Farsça dersler aldı.

            Mahmud Sami Ramazanoğlu'ndan da ders alan Tahir Büyükkörükçü, askerlik dönüşü, Boncuk Camisinde imamlığa başladı. Bir yandan da yarım kalan hafızlığını tamamlayan Büyükkörükçü, çeşitli camilerde vaazlar verdi.

           Tahir Büyükkörükçü, zamanın Diyanet İşleri Başkanı Ahmed Hamdi Akseki'nin vaazını dinlemesinin ardından yapılan imtihanla, 1951 yılında Konya merkez vaizliğine atandı.

              1960 ihtilalinden sonra vaizlik vesikası elinden alınan Büyükkörükçü, 1964 yılında Burdur'a sürgün edildi.

               Siyasi değişiklik sonrası Konya'ya müftü olarak dönen Büyükkörükçü, 7 yıla yakın devam eden müftülük görevinin ardından kendi arzusu ile tekrar kısa bir süre vaizlik yaptı ve 1973 yılında emekli oldu.

                  Tahir Büyükkörükçü, 1977 yılında Milli Selamet Partisi'nden (MSP) Konya Milletvekili seçildi. 12 Eylül darbesinden sonra tutuklanan Büyükkörükçü, Askeri Mahkemede yargılanmasının ardından 11 ay cezaevinde kaldı. 1985 yılında beraat eden Büyükkörükçü, 1999 yılına kadar vaazlarına devam etti.

      Tahir Büyükkörükçü Hoca, sadece Konya’daki Kapu Camiinde vaaz vermekle kalmadı. Özellikle 1970’li ve 80’li yıllarda ülkemizin dört bir yanında vaaz kasetleri elden ele dolaştı. Hatta Orta Asyadan A.B.D.’ye kadar tüm Müslümanlar onun vaaz kasetlerini dinlediler. Pek çok Müslüman’ı konuşmaları ve nasihatleri ile irşad etti.

      Sultan-ül Vaizin (Vaizlerin Sultanı) Tahir Büyükkörükçü Hocanın Vaazları çok etkili idi. Bir konuşmasında;’’…Sen doğduğunda ağlıyordun, etrafındakiler gülüyordu. Öyle bir an yaşa ki; etrafındakiler ağlasın, sen gül!’’ Diyordu. Galiba bu güne işaret ediyordu. ‘’Hayırlı nesiller yetiştirin. Geleceğe sahip çıkın.’’ Diyordu.

      Oğlu Dr. Abdurrahman Büyükkörükçü anlatıyor; ‘’Vefatından iki ay kadar önce kendisine dedim ki; Babacığım bir isteğin, arzun var mı?’’ –Cevabı şu oldu; ‘’Namazlarınızı vaktinizde kılınız.’’ Dedi. Yine Abdurrahman Hoca anlatıyor; ’’Vefatından takriben üç ay önce torunu kendisine soruyor; Dedeciğim, oğlunu ne kadar seviyorsun? ‘’ Cevabı şu oluyor; ‘’Allah’a itaat’i ve İslâm’a bağlılığı kadar.’’

      Tahir Büyükkörükçü Hocayı sağlığında ziyaret eden ve manevi dostlukları bulunan bazı isimleri şöyle sıralayabiliriz. Mahmud Sami Ramazanoğlu Hazretleri, Lâdikli Ahmed Ağa, Hacı Veyis Zade Mustafa Efendi, Muhammed Zahid Kotku Hazretleri, Muhammed Harrani Hazretleri, Mekkeli Seyyid Muhammed Maliki Alevi, Musa Topbaş Efendi, Erenköylü Hacı Hikmet Efendi, Yahyalılı Hacı Hasan Efendi, Ali Ulvi Kurucu ve Necip Fazıl gibi isimleri sayabiliriz.

      Merhum Tahir Büyükkörükçü Hocamızın Âlim, fâzıl ve musalli bir mümin olduğuna hüsn-i şahadet ederiz. Ailesi, yakınları ve bütün İslâm Âleminin başı sağ olsun. Mekânı Cennet olsun.

Bu yazı toplam 2741 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113