Soğuk kış günlerinin etkisini hala gösterdiği mart ayında bu yazıya sebep olan bir olay yaşadık. Yoğun çalışma temposu nedeniyle meseleyi metin haline getirmem gecikti. Bu gecikmeden dolayı tüm bebeklerden özür diliyorum.
Pendik’imizin yüz akı gibi görünen bir projesi var: VİAPORT.
Burası, sadece, İstanbul-Pendik için değil; tüm Türkiye için cazip bir alıveriş merkezidir. Bir insanın ihtiyaçlarını karşılayacak pek çok şey düşünülmüş burada. Sadece bir konuda gereken titizlik göz ardı edilmiş.
Bu güzel alış veriş yerleşkesinde gereken önemin verilmediği yer: Bebekler için yapılan emzirme odasının içler acıtan halidir.
Viaport’ta bebekler için, bedesten içerisine bir oda düşünülmüş. Ama gel gör ki burası umumi tuvaletlerin karşısında bir yer. Uzunca bir koridorla buraya ulaşılıyor. Koridorlar hijyenden uzak bir halde.
Emzirme odası soğuk hava deposu gibiymiş. Gibiymiş diyorum çünkü anneler öyle diyor. İki üç kişi aynı anda bebeğini emziremeyecek kadar küçük bir odacıkmış burası.
Annelerin oturup bebeğini rahatça emzireceği bir imkanı hazırlamak Viaport yönetimine çok mu zor geliyor?
Bir dönümü aşan yüzlerce mağazadan kiralar alan zihniyet, bebeklerden küçücük bir odayı sakınmış. Mevcut odayı ise bulunması zor bir yere saklamışlar. Oysa buranın en merkezi yerine daha büyükçe bebek odası yapılması gerekmez miydi? İnsanlar bu odanın kapısında bekliyorlar.
Bu aziz millet bu kadar mı kapitalizme kaptırdı kendini. Viyana’dan Bağdat’a kadar her yanı vakıf eserleriyle dolduran bu necip millet ne hale gelmiş?
Viaport, bebekleri önemsemeyerek materyalist bakış açısına mahkum olmuştur. Aslında vakıf, kervansaray ve hanlarda verilen hizmetlere atıfta bulunmam bir hata oldu. Çünkü bu alışveriş merkezinin adı(Viaport) bile, Latincenin esaretine girmiş halde. Güzel dilimizden bir isim koymak dahi korkutmuş mu bizi ne!
Büyüyen bebekler, yarın, Viaporttaki emzirme odasının hesabını sormaz mı sanıyorsunuz?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.