Bakanlar Kurulu kararı ile 87 yıl önce müzeye dönüştürülen Ayasofya, Temmuz 2020'de yeniden özgür oldu. Danıştay, Ayasofya'ya müze statüsü verilmesini öngören 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, ibadete açılmak üzere Ayasofya'nın Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilmesine yönelik kararnameyi imzaladı.
İlk itiraz Yunan'dan gelmişti
Ayasofya'nın yeniden cami haline getirilmesi kararı, uluslararası basında büyük yankı buldu. Yunanistan, alınan kararı politik ve provokatif olarak adlandırırken, Avrupa Birliği "üzünti verici" olarak değerlendirdi. Karara tepki gösteren bir diğer ülke de ABD olmuştu. Dönemin ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, "Ayasofya'nın statüsünü değiştirme kararı hayal kırıklığı." dedi.
İçimizdeki yabancılardan itiraz gecikmedi
Tüm Türkiye kararı heyecanla karşılarken, muhalefet partilerinden de yurt dışına benzer tepkiler geldi. CHP, İyi Parti ve HDP aynı noktada buluşarak Ayasofya'nın camiye dönüştürülme kararına karşı çıktı. CHP'li İbrahim Kabaoğlu, Ayasofya'nın müze olarak kalması gerektiğini, hatta Sultanahmet Canii'nin de müzeye dönüştürülmesi gerektiğini söyledi.
Sözcü'den Yunan basını taklidi
Sözcü Gazetesi ise kararın ardından skandal bir manşet attı. 2020 yılını 'felaket yılı' olarak tanımlayan gazete, birçok afeti sıraladığı manşette Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesini felaketler arasında gösterdi.
'Böyle bir ihtiyaç yok'
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise Yunanistan'da düzenlenen bir programda Ayasofya hakkında kendisine sorulan soruya "Ayasofya'nın ibadete açılması gibi bir ihtiyaç yok." yanıtını verdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.