Türkiye’de her yıl binlerce insan, kalpten çıkan en büyük atardamar olan aortun yırtılması nedeniyle hayatını kaybediyor. Sessiz ilerleyen ve çoğu zaman ilk belirtilerle birlikte ölümcül olabilen bu durum, erken müdahale ile engellenebiliyor.
Aort yırtılması (aort diseksiyonu), kalpten vücuda kan taşıyan ana damar olan aortun iç duvarının yırtılmasıyla ortaya çıkan hayati bir sağlık sorunudur. Yırtılma sonrası damar duvarı boyunca kan sızar, bu da kan akışını engelleyebilir ve ölümcül sonuçlar doğurabilir.
Belirtiler Neler?
Göğüste, sırtta veya karında aniden başlayan, yırtıcı ve keskin bir ağrı
Nefes darlığı
Baş dönmesi veya bayılma
Soğuk terleme ve halsizlik
Bu belirtiler, özellikle hipertansiyon (yüksek tansiyon), damar hastalıkları ya da genetik yatkınlığı olan bireylerde daha büyük bir risk teşkil ediyor.
Erken Tanı Hayat Kurtarır!
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Öztekin Oto, “Özellikle 40 yaş üzeri bireylerde göğüs ve sırt ağrısı ciddiye alınarak en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor. Aort yırtılması, hızlı bir tanı ve acil cerrahi müdahale ile ölüm oranı ciddi şekilde düşürülebilen bir hastalıktır. Aort yırtılmasının en önemli nedenleri arasında şeker hastalığı, damar sertliği, sigara, yüksek tansiyon bulunmaktadır. Genetik olarak da özellikle aort kapağı iki yaprakçıktan oluşan hastalarda da doğuştan itibaren genişlemeler ve balonlaşmalar görülebilmektedir. Genetiğimiz dışında düzenli kontrol ile bu hastalık önlenebilir”dedi.
Toplum Olarak Bilinçlenmeliyiz
Prof. Dr. Öztekin Oto, “Toplumda bu konuda farkındalık oluşturmak, erken teşhis ve tedaviye erişimi kolaylaştırmak kadar önemlidir. Sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmek, tansiyon kontrolünü sağlamak ve düzenli doktor kontrolleriyle riskleri en aza indirmek mümkündür.” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.