Bir ülkede tarih dersinin müfredatı, ders kitaplarının dili, görselleri, usul yol ve yöntemi, medyanın savaş haberlerini veriş biçimi, kullandıkları veya kullanmadıkları görüntülerden tutun da son dakika haberlerinin veriliş biçimine kadar ülkenin gelecek zor günlere hazırlanması adına önemlidir.
Savaş haberleri ile bir milleti umutsuzluğa sürükleyip özgüvenini kaybettirebilirsiniz de mücadele azmini artırabilirsiniz de. Kendi ülkesinde oluşan yangın ve yıkım görüntülerine yasak koyan soykırımcı ülkenin saldırılarını; istihbarat başarısını ve harp teknolojisindeki üstünlüğünü vurgulayarak da verebilirsiniz, zalim ve gaddarlığını öne çıkararak da verebilirsiniz.
Dünyada huzur ve güven ortamı bırakmayan, her türlü zalimliği sergileyen, savaş hukuku vs. gözetmeyen ABD, İsrail ve destekçilerine karşı nefret suçu işlememek adına gerçekleri örtbas etmeye kimsenin hakkı yoktur. İsrail, ders kitaplarına soykırımcı devlet olarak girmelidir.
Derslerde nice zalimlerin sonunun nasıl geldiği anlatılmalıdır. Medya, toplumun bilinçaltına korku ve çaresizlik yerleştiren tarzını değiştirmelidir. İsrail’in bozdukları dinlerine dayanarak işledikleri zalimlikler ortada iken, biz cihad ve şehadet kavramlarını hala yasaklı kavramlar olarak genç nesillerden uzak tutmaya devam etmemeliyiz.
Birgün sıranın mutlaka bize geleceğini, Allah’ın nurunu mutlaka tamamlayacağını ancak bizim her işimizi o güne hazırlanma bilinciyle yapmamız gerektiğini anlatmalıyız. Artık insan hakları, demokrasi vs. gibi içi boşaltılmış kavramlarla oyalanmak yerine yeni ve gerçekçi bir dil oluşturmak gerekiyor. İşin şakası yok ve dünya bir finale doğru hızla ilerliyor.