• BIST 9886.05
  • Altın 2958.781
  • Dolar 34.7329
  • Euro 36.5987
  • İstanbul 8 °C
  • Ankara 4 °C

Salih Kenan Şahin: ?Demirden korkan trene binmez.?

Salih Kenan Şahin: ?Demirden korkan trene binmez.?
Pendik Belediye Başkanı Aday Adayı Salih Kenan Şahin?le bazı yerel gazetelerde hakkında çıkan haberler üzerine konuştuk.

-Bir yerel gazete hakkınızda iddialara yer verdi. Siz bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Siyasette yola çıkanlar buna hazırlıklı olmalılar. İftiralar, karalamalar her zaman var olacak. Gazeteciliği tetikçilikten ayıramayan, şantajla haberciliği ayıramayanlar hep var olacak. Elbette tüm basını böyle değerlendirmek mümkün değil. Demirden korkan trene binmez.
Siyasetin içinde yıllardır bulunan biri olarak bu tür iftiralara takılmak yerine hizmet yapmanın erdemini iyi bilen biriyim. Haberi okuyanların bu haberi daha sağlıklı değerlendirecekleri bir gerçektir. Siyasette bu tür haksız haberler kişiler hakkında her zaman olumsuz etki oluşturmaz. Aksine toplumumuz haksız yere mağdur edilen insanların daha çok yanında yer alır.
Bunun en belirgin örneğini 1994 seçimlerinde yaşadık. Medyanın önemli bir kısmının muhalefet etmesine ve karalama kampanyalarının had safhaya çıkmasına rağmen Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimi kazanmıştır. Bu gün aynı benzer taktik benim için yapılmaktadır.
İşte son günlerde Pendik’te yayın yapan bir yerel gazetede şahsıma yönelik tarafgir ve husumet dolu bir habere yer verilmiştir. Elbette bu şahsi tercihleri olup gazete yönetimi kendine yakışanı yapmıştır. Seçim atmosferinde tarafsız basın gibi objektif olmaktansa alenen taraf olmayı seçmiştir. Takdir halkımızındır. Gazete hakkında gerekli hukuki süreç işletilecektir. Haber yapılırken şahsımla görüşme lüzumu, haberin kaynağından teyit edilmesi gibi gazeteciliğin ana ve olmazsa olmaz etik kuralı yerine getirilmemiştir. Çiğnenmiştir.
Bu haberin yayınlanmasıyla birlikte aslında sevenlerimin sayısının sevmeyenlerin sayısından kat be kat fazla olduğunu ve ne kadar doğru yolda olduğumu bir kez daha fark ettim. Sürekli beni arayarak iftiralar konusunda üzüntülerini ve şahsıma olan desteklerinin daha da arttığını ifade eden sevenlerime bir nebze ferahlık olsun diye gazeteye tekzip de hazırlatıyorum. Yoksa kamuoyu bu tür yanlı haberleri ferasetiyle değerlendiriyor. Gazetede yayınlanan yazı haber niteliği taşımayıp tamamen negatif yorum ve dedikodulara dayanmaktadır. 
-Ak Parti Teşkilatının Size yönelik yaklaşımı nasıl?
1992 yılından beri Pendik siyasetinin içinde var olmakla birlikte son 5 yıl içinde kamu görevi yürütüyor olmam siyasetin dışında kalmayı gerektirdi. Buna rağmen teşkilat mensuplarımız eğitimi ve birikimimi, özellikle belediyecilik ve bürokratik tecrübemi her zaman takdir etmiş daha önemlisi şahsıma güvenlerini kesintisiz sürdürmüşlerdir. Zaten bu güvenleri ve teveccühleri sonucunda 4 Aralık günü yapılan Teşkilat temayül yoklamasında şahsıma ciddi destek vermişlerdir. Teşkilat mensuplarımızın yönlendirildikleri iddiası haksızlıktır. Çıkan temayül sonuçlarını hazmedemeyen bazı kişilerin gözden kaçırdıkları husus tam da budur. Siyasi terbiyem ise halkın ve teşkilatın teveccüh ve oyuna karşı emin olmayı öğretmiştir. 
Bazı siyasi kişilerin aday olarak sizi destekledikleri söyleniyor, bu doğru mu?
Haberde adı geçen tüm parti yetkililerinin şahsımı desteklemelerinden ancak onur duyarım.  “Emanetçi” ifadesi son derece yakışıksız bir ifadedir ve her şeyden önce şahsıma teveccüh gösteren teşkilat mensupları tarafından kendilerine hakaret olarak addedilmektedir. Kaldı ki ilçe başkanlığı yaptığım geçmiş dönemde neyin emanetçisi olduğumu sözlerle değil fiil ve tavırlarımla kamuoyuna göstermiş olmanın da haklı gururunu yaşamaktayım. Kişilerin değil, halkın, kurumların ve ilkelerin emanetçisiyim.
-Sizinle ilgili bir şirkete yönelik haberler var, ticari faaliyetleriniz oldu mu?
Sözü edilen şirket Pendik eşrafından Hasan Topaloğlu,İbrahim Ciminli, İsmail Haskul gibi şahıslarla yürüttüğümüz tamamıyla ticari bir ortaklıktır ve adı üzerinde şirkettir. Yazık ki şirket yönetiminin dahi nasıl işlediğini bilmeyen ya da bilerek çarpıtan zihniyet böyle kendi içerisinde çelişkili balona haber niteliği yüklemeyi başarmıştır. 
Bahse konu şirket Tevfik Kuşoğlu hastanesine tadilat yaparak hastaneyi Temmuz 1999 da işletmeye açmıştır. Bir ay sonra meydana gelen ve halkımızda derin yaralar açan müessif 17 Ağustos depreminden Darıca da önemli ölçüde etkilenmiştir. İlk ayda giderini karşılayan hastane dolayısıyla şirket geliri deprem sonrasında bölgedeki nüfusun azalması ile %80 azalmış ve her ay 70-80 bin TL zarar etmeye başlamıştır.
Ocak-Şubat ayına doğru toparlanmaya başlayan, giderlerini karşılamaya başlayan şirket vadesi gelen leasing borçları nedeniyle finansman sıkıntısı yaşamıştır. Ortağımız ve yönetim kurulu üyemiz Sayın Hasan Topaloğlu kayınbiraderi Dr. İsmail Haskul’un başhekim olması şartıyla finansman desteği sağlayabileceğini beyan etmiş gerekli toplantı ve kararlar alınarak hastane yönetimi el değiştirmiştir.
2000 yılındaki ekonomik darlıklar ve ortaya çıkan bir takım sorunlar nedeniyle ortaklar arasında işin yürütülemeyeceği ortak kanaati oluşmuş şirketin 3. şahıslara devri için gerekli altyapı çalışması yapılarak 2001 yılı başında şirket devredilmiştir. Bu konudaki tüm detayları muhasebe işlerimizi de yürüten bir arkadaşımı tüm detayı ile bilmektedir. Ama hiç değilse haber yapılırken Sayın İsmail Haskul’a veya Sayın Hasan Topaloğlu’na yada diğer ortaklarımızdan birinin bilgisine başvurulmuş olsa idi olayın haber niteliği olmadığı anlaşılabilecekti.
Sonuç itibariyle yapılan ticari bir iş ve ortaklıktır. Ticari işletmeler kar mantığı ile kurulur ancak iktisat biliminde illa kar edilecek bir kuralda henüz disipline edilmemiştir. Tüm bunları söylerken savunma yaptığım veya bir başka ortağı suçladığım da anlaşılsın istemem.
-Sosyal Güvenlik Kurumunda görev yaptığınız döneme dair iddialar da var.
2005 yılından 2008‘e kadar SSK İstanbul Sağlık İşleri Bölge müdürü görevini yürüttüm. Sağlık ve sosyal güvenlik hayatımızda devrim niteliğinde gelişmelerin yaşandığı bir dönemde kurumun üst düzey yöneticisi olarak görev yapmam her şeyden önce mutluluk vericidir. Tarihi okuyan değil yazan ekibin içinde olmam her türlü ödülden daha kıymetlidir. Alışılmış ezberlerin yıkıldığı bu süreçte gerek alışılmış rant tekerlerine çomak sokmamız, gerek yapısal değişime karşı kurumsal muhalefet güdüsü ve sebebiyle yaptığımız tüm iş ve işlemler titizlikle müfettişler tarafından mercek altında tutulmuş ancak takdir belgesi ayarında raporlardan başka bir sonuç ortaya koyamamışlardır.
Yapısal değişim ve dönüşüme direnen bu zihniyet tarafgir ve yılmaz sataşmalarını devam ettirmiş bir şekilde Sosyal Güvenlik Kurumu Teftiş Kurulu Başkanlığını devreye sokmaya çalışmışlar ancak bunu başaramamışlardır. Zira doğru tektir ve her yerde doğrudur.
Tüm idari ve bürokratik yolları deneyip sonuç alamayan zihniyet tam da kendisinden beklenir bir şekilde olayı siyasallaştırmış daha doğrusu baştan beri siyasal olan kavganın yüzündeki masumiyet maskesini çıkarmış sonuç alamadığı iddiaları bir şekilde CHP İstanbul Milletvekili Sayın Mustafa Özyürek’e servis ederek TBMM de soru önergesine dönüştürmüştür.
Soru önergesinde başkanı olduğum ve yönetici olduğum kamu Kurumuna çok ciddi hizmetleri olan derneğimize yapılan bağışlarla ilgili iddialar gündeme getirilmiştir. Gazetede, daha da ileri giderek onu bile çarpıtmıştır. Soru önergesinde geçen bağış adı altında para toplamanın ahlaki olup olmadığını sorulurken,, gazete “ahlaki olmayan bir şekilde bağış toplama” yönünde çarpıtmayı tercih etmiştir. Yine önergesinde Nilüfer sağlık hizmetleri ve Yasemin sağlık yatırım şirketindeki ortaklıkların yasal olup olmadığı sorulurken, gazete “ortak olmasının yasal olmadığı”  şeklinde çarpıtmayı tercih etmektedir.
-Soru önergesi karşısında kurumunuz ne yaptı?
 İlgili iddiaların tamamı Kurumca incelenmiş ve inceleme neticesinde hiçbir usulsüzlük olmadığı kanaatine varılmış ve dernekle ilgili olarak da içişleri bakanlığı incelemesini tamamlamıştır. İddiaların hepsinin gerçek dışı olduğu denetimler sonrasında ortaya çıkmıştır.

-Nilüfer polikliniğine ortaklığınız yok mu?
Nilüfer polikliniğine ortak olduğum bir gerçektir. Zaten Ortaklığımda 1997 yılında devlet memuru olmadığım dönemde başlamıştır. 2000 yılından bu ya

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113