• BIST 11286.58
  • Altın 4588.78
  • Dolar 41.1112
  • Euro 48.2115
  • İstanbul 26 °C
  • Ankara 32 °C

Hakan Yazıcı: “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Toplumsal Bir Dönüşüm Gerekiyor”

Hakan Yazıcı: “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Toplumsal Bir Dönüşüm Gerekiyor”
Anahtar Parti (A Parti) Sakarya İl Başkanı Hakan Yazıcı, Türkiye’de artan kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetle mücadele için toplumun her kesiminin sorumluluk taşıması gerektiğini vurguladı.


Yazıcı, kadına yönelik şiddetin sadece hukuki bir mesele değil, toplumsal bir sorun olduğunu belirterek, çözüm için kapsamlı bir toplumsal dönüşüm gerektiğini ifade etti.

“Kadına Şiddet, Toplumun Ortak Sorunudur”

Hakan Yazıcı, kadına yönelik şiddetin toplumun temel sorunlarından biri haline geldiğine dikkat çekerek, “Kadın cinayetleri, her geçen gün artan bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu sadece kadınların değil, tüm toplumun sorunudur. Kadınların yaşam hakkı ihlal ediliyor ve biz bunu sadece bir suç olarak değil, toplumun geleceği açısından çok daha büyük bir tehdit olarak görmeliyiz. Kadına yönelik şiddet, toplumsal yapıyı zedeler ve tüm insan hakları ihlallerinin temeli şiddetle başlar” dedi.

“Eğitimle Başlayan Bir Çözüm Süreci”

Kadına yönelik şiddetle mücadelede eğitimin temel bir rol oynadığını belirten Yazıcı, “Kadına şiddetle mücadele için eğitim büyük önem taşımaktadır. Genç nesillerin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda eğitilmesi, şiddet ve önyargıların ortadan kalkması için temel bir adımdır. Her birey, şiddetin yanlış olduğu ve kadına saygı gösterilmesi gerektiği bilinciyle büyütülmelidir. Eğitim, sadece kadınları değil, erkekleri de bu konuda bilinçlendirecek şekilde şekillendirilmelidir” diye konuştu.

“Medyanın Kadına Şiddeti Meşrulaştıran Rolü”

Hakan Yazıcı, medyanın kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran bir dil kullandığını ifade etti: “Medya, kadına yönelik şiddeti gösteren sahneleri, kadın cinayetlerini sıradanlaştıran bir dil kullanarak toplumu olumsuz etkiliyor. Bu konuda RTÜK’ün daha etkin denetimler yapması gerekiyor. Kadına şiddetin normalleştirilmesine, şiddetin meşrulaştırılmasına karşı durulmalı, medya içerikleri şiddeti teşvik etmek yerine bu konuda farkındalık yaratmalı” dedi.

“İstanbul Sözleşmesi'nin Feshi ve Kadın Hakları”

İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinin kadın hakları için geri bir adım olduğuna dikkat çeken Yazıcı, “İstanbul Sözleşmesi, kadınları koruyan, şiddeti engellemeye yönelik önemli bir adımken, bu sözleşmeden çıkılması kadın haklarının savunulmasında ciddi bir eksikliğe yol açtı. Kadına yönelik şiddetle mücadelede bu gibi uluslararası sözleşmelerin büyük önemi vardır. İstanbul Sözleşmesi’nin feshi, kadın cinayetlerinin ve şiddetin artmasında doğrudan bir etken olmuştur. Sözleşme, şiddete uğrayan kadınların haklarını güvence altına alırken, bu hakların kaybedilmesi şiddet mağduru kadınların sesini kısan bir adım olmuştur” ifadelerini kullandı.

“Kadınların Güvenliği İçin Toplumsal Bir Dayanışma Gerekli”

Son olarak, Hakan Yazıcı, kadınların güvenliğini sağlamak için toplumsal dayanışmanın önemini vurguladı: “Kadına yönelik şiddetle mücadelede, sadece devletin ya da yasaların sorumlu olmadığını bilmeliyiz. Her bir birey, her bir kurum, her bir sivil toplum örgütü bu konuda sorumluluk taşımalıdır. Biz, Anahtar Parti olarak, kadınların toplumsal hayatta her alanda eşit fırsatlar bulduğu, şiddet ve ayrımcılıkla karşılaşmadığı bir Türkiye için kararlılıkla çalışıyoruz. Kadına şiddetle mücadele etmek, yalnızca bir siyasi parti ya da kurumun değil, tüm toplumun sorumluluğudur.”

Etiketler:
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113