Kimi dağdan, kimi ovadan, kimi Amerika’dan, kimi Avrupa’dan tehditler savurdu. Bu milletin has evlatlarına saldırdılar. Sayısız yalan, iftira ve kumpaslar kurdular. Kaf dağından kar vadettiler ancak millet bu sahteliği ve yalanları yutmadı.
Seçimden sonra muhaliflerin tepkilerini görünce, Türkiye’nin ne büyük bir tehlikeden kurtulduğunu anlıyoruz. Hafazanallah, ülke bunların eline geçse, memleketi bir günde Suriye’ye, Irak’a, Yemen’e benzetirler.
Müzmin muhalif partiler ve taraftarlarının son günlerdeki davranışları insanın içini sızlatıyor. Halka topyekün küfrediyorlar, hakaret ediyorlar. Depremzedelere sanki yardım etmiş gibi yapıp, düşmanın bile yapmayacağı söz ve davranışları sergiliyorlar, hakaret ediyorlar.
14 Mayısta Anadolu irfanı vakur duruşuyla, dereyi görmeden paçayı sıvayanların suratına ilk tokatını vurdu. Sessizce sabrediyor. Zıvanadan çıkmış, ağzı bozuk, aklı şaşmış, gözü dönmüş gürûhu izliyor. İkinci tokatını 28 Mayısta vuracak. Bu vuruş, öyle bir ses çıkaracak ki şiddeti Amerika, Avrupa başkentlerinde yankılanacak, terör baronlarının kulaklarını patlatacak, “duyanlara duymayanlara” bir asırlık ders verecek.
Türkiye’yi borçla, faizle ve kur’la kıskaca almak isteyenler, ülkeyi bir ithalat ülkesi haline getirmek isteyenler, toplumu üretmeden sadece tüketen insanlara dönüştürmek isteyenler, pusuda bekleyen ihtikarcılar, sürekli zehirli dilleri ile zihinleri ifsad eden fasıklar; bu millet dilinize öyle bir mühür vuracak ki 100 yıl sesiniz çıkmayacak.
Anadolu irfanı olaya el koydu. Kopuklar, sapıklar, artıklar, durun bakalım. Öyle yok, burası bedavadan bulunmuş bir vatan değil. Sosyal medya kanallarını kirletenler, kendi çukurlarınızda debelenin!Türkiye yüzyılına yürüyüşü durduramayacaksınız. Doğru adamla, doğru yolda devam ediyoruz, devam edeceğiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.